24 Temmuz 2018 Salı

"Ahenk" dedi kartal, sizin genellikle bilmediğiniz bir şey...

Kahve verenlerimiz bu yıl da çok olmuştu.

Hayatta mutluluğun sırrı bir bardak kahve kadar basitti ve “ahenk” kelimesinin anlamı önce kişinin kendi içinde saklıydı; her şeyden şikayet edersen, her şeyin eksik tarafını görürsen, önce evren seninle ahenk içinde olmayı bırakıyordu ve sonra da insanlar ve hatta kuşlar ve hatta rüzgar. Hayatta genellikle ters rüzgarlar alıyorsan, yönün yanlış demektir.

Hayatla ve kendiyle barışık olmayan, insanlarla da barışık olamıyordu, kendiyle kavga eden kişi başkalarıyla da kavga içinde yaşıyordu; işin kötüsü farketmeden. Çünkü en zoru kendini farketmekti ve bunun için insana sunulmuş şeyler vardı; eğer kendini görmeyi istersen. Eğer kendini bilmenin dikenli yollarından bir kez geçmeyi kabul edersen, ancak o zaman hayat rahat ve yumuşak bir yastık gibi hissediyordu insan, ona kucak açan kolların arasında.

Bunu bana Skyros dağlarında uçan bir kartal anlattı. Skyros’un kartalların en sevdiği ada olduğunu duymuş muydunuz? Uzun zamandır bizi tepeden izliyormuş, bir zamanlar bu anlattıklarını sadece keçiler dinliyormuş, şimdi biz de konuşuyoruz. Akşamüstleri meltem eserken oturuyoruz karşılıklı, bir kahve yapıyoruz, o bana dağları anlatıyor ben ona denizi.

Bu yıl da bana kucak açan tüm kollara teşekkür ederim, o kollarla beraber uçuyoruz. Etrafımı saran tüm kollar bir kuş tüyü gibi geliyor bana. Çünkü herşeyi yumuşacık hale getiren tek şey, hiç bir şeyi umursamayan tek şey; sevgidir.

Ve hayattan verdiğin kadarını alırsın. Kural her zaman budur.

Ve sevildiğini hissetmek gibisi yoktur insan için. Sen sevince, her şey ve herkes de seni sevmek için birleşir.

Kahve yapanlarınız çok olsun.
Καλησπέρα σας💕

Hiç yorum yok: